bir unufak içinde
içi kor dolu tutanaklar
ve tartaklanmış alınteri
ve düş. ve aşka düşkünlüğümüz
ve zanlı bir dize gibi geçen
gizliden gizliye ömrümüz
ve bunu bilmenin
kara parlak barutu. ve ateş
anlatır bize. bizi
biri uydurmuş olamaz
:
kurmaca kıpırdandı
ince işler öznesi öne atıldı
şu yer yerinden oynayınca
açılan gayya. şu kanatları kahır dolu kuşlar
şu kurşun dökülünce kalkan nazar
olmasa. olanlar yutardı sizi
dedi. ve derin bir iç çekildi
ve sahiliğin çirkin ebeveyni
söze girip. yani bir hiç için içinden geçtiğiniz
ve demirden tunç devşiren
piçliğiniz suçlu öyle mi
herşeyin birazı. insan azar
ama azar hayır getirmez
uzlaşmalı. uzaklaşmalı uçlardan
dedi. ve vebal altında verilmiş sözler
büyük gösteren merceklerle
çıkageldiler
ahkam ve riya
tumturaklı bir nakaratla lafa. az kalsın
bir çığlık atıp da biz. varız demesek
girecek. ve gerçekten de bize
bizden haber verecekti. neyseki
güllabici odunları yetişti
ve konuşanlar
geri çekildi
