Müslüm Çizmeci   

  ŞİİR 







BAZI MİTRALYÖZLER ERKEN BOŞALIR
BAZI SALYANGOZLAR DÜŞÜK YAPAR




I

bir yaz eskittin şimdi hiç mevsimi değil günün güneşin ve bedelin
gölge ellerle asıldı duvara, tozunu alıyor gözlerim
sesin çıkacak gibi oluyor içimde zinciri atıyor bir bisikletin
kesin çıksa bastırılır ayaklanma, esin gelecek firarda perilerin
sussam yarılacaksın gövdenden ikiye
biraz daha doğacaksın biraz daha öleceksin hepsi bu
becerebildiğin en iyi şey yalnız kalmak
karnını doyurabildiysen ne mutlu
hürdüm diyene!

kaçabildiğin tek köy kendin
bulabildiğin ya da boğulabildiğin ilk geceyle yatmalısın;
çocuklarınız olmalı
en az birine herhangi bir isim takmamalısın
dünya kimseye yetemeyecek kadar büyük

ve ben kimseye susamayacak kadar küçüğüm



II

iki yalnızlık bir doğruyu götürür, dünya elipstir insan yamuk
bana bir bilet kahve yanı, bir dudak en iyi öperek çürütülür

tutsam ayrılacak gövden ellerinden
biraz daha çoğalacaksın biraz daha kum ve uzay
ezbere bildiğin tek şiir geyikli gece
yeni bir dil uydurabildiysen ne mutlu
mürdüm rengine boyayacağım çocukluğumu.

açabildiğin tek kapı yergin
bulayabildiğin ya da buğulayabildiğin ilk eceyle hohlamalısın;
camlarımız sırlanmalı
herhangi bir cisme uzun uzadıya bakmalısın
çağ hiçbir şeyle yetinemeyecek kadar çirkin

ve sen hiçbir şeyle uslanamayacak kadar güzelsin



dizin    üst    geri    ileri  


 

 

 SÜJE  /  Müslüm Çizmeci /  sekiz ocak iki bin on dört      12