derin boşlukta atarken nabzım
şiirimi dipsiz karanlığa yazdım
hüznün darağacında sallanan dizelerim
kaybolan bilincim
aynadaki yüzüm
önüm arkam sağım solum
saklanmayan herkes
yine de kimseyi göremediğim
her yer simsiyah
bungun gecelerin koynunda çırçıplak
ölgün
hiçe yakın
yerli yersiz
böyle değersiz
s/özümün bittiği yerde
ve titrediğinde
sarsıldığında
çekildiğinde ruhu gecenin
sustuğum da o dinmez korkuda
kin kustuğumda anbean
kandan revandan arta kalan
her yer simsiyah
biter zaten her düş
kanar mevsimler
gökyüzü tüketir kuşlarını
karar verilir
bir yıldız kayar
mutlu olsun düştüğü yerde
sonsuz kum saatinde
bir toz zerresine dönüştüğü yerde