ŞİİR

  Sinem Derli   







ÇufÇuf


evliya sabrı lâzım bize
şu dünya kabuğu için
ah ile vah arasında
gidip gelirken ruhumuz
gettolar kardeş
ah..
vah..
ah..
vah..

ebced hesabı günlerimiz
rus ruletinden hallice
tımarhaneler, dervişhaneler bir
ah..
vah..
ah..

canlı bombası bol günler kapınıza kadar geldi hanıım
ordudan bozma dövletler
aslında hiçbiriniz için değildi
hangi aklın esirisiniz böyle
ya hangi ruhun
ah..
vah..
ah..
vah..

bir devrin kavşağındayız
ölenler kırmızı, kalan sağlar yeşil
paranoyaklar turuncu
aklın pusulası muamma
kalbin pusulası arada bir tekliyor
bol kanlı tarih kendini her gün
yeniden inşa ederken
havada ölü insan kokusu
dallarda asılı ölü insan ruhu
ya faili kim?
ah..

aptal olma halinin o sonsuz emniyeti
olmayanların şüpheciliğiyle hemhal olunca
kendini öyle çok kolay aşikar edemez
ah ile vah..

uygarlığı göremiyorum çok mu puslu?
müstehcen yerlerimi geniş travmalarla kapatacağım
ruhumun hatrını sorsak
herhangi bir kemanda si bemol
bir elde iğne bir elde iplik
ruh söküğü dikmekte
ah ile vah’lar kürdi taksim

düzen çarkının dişlisi olanlar
ötekilerin ahvaline suskun
ve öyleyse şu koca toplum
delirip delirmediğini düşünsün
ah’lar ile vah’lar her yerde

eski zaman seyyahı dünya
ölüler, yaşayanlar bir
yahut
ölüm yaşamın rüyası
ve elbet
yaşam ölümün ilk repliği
ah’lar vah’lar hemhal

yol falı açtım gidiyoruz canım
doğuekspresi’nin camına parmakla güneş çizelim
sonra portakal koyalım koltuğuna
az biraz da yaz meyvesi
dengbejler söylensin, erbaneler çalınsın
ah ile vah’lar yolda
üstelik yaz kış meyveli

sonrasında,
eşlik etmeli bize
bütün diyecekleri gözlerinde
bir şaman ümidi
dünyanın herhangi bir yerinde
ve üstelik bir newroz öncesinde
bu ömrünüzün kaçıncı seferi diye başlasa
ah ile vah'lar mazide kalsa
çufçufçuf…
 

dizin    üst    geri    ileri  



 11 

 SÜJE  /  Sinem Derli  /  yirmi sekiz eylül iki bin on altı   / 18