günler düşüyor yaprak yaprak...
varsın ışısın geceler bir çoban aldatan parıltıyla...
o oklar,
saplanıp kalacağı bir ten bulsun da önce,
eros'un gözlerine perdeler insin,
ve seçemesin Dionysos sağını solundan,
elinde kadehi bir ahlat gölgesinde
sızıp kalmışken,
işte, süslensin ona hep böyle geceler,
yılankavi ışıkmış, oklarmış,
işte neyse artık,
fırlatsın atıp dursun o şaşkına...