TÜMCELEME

Kıvılcım Vafi  







RENGİ ATMIŞ BİR GÖMLEĞİN ÜSTÜNE YAZILMALIYDILAR, EN AZINDAN...




ERTELENEN GEÇ SAATLER


I

Körlük saatinin alârmı uyandırmaz; korkutur.


II

Uyandığınızda siz, siyah bir dağ küsmesi kalır geriye tüm kâbuslardan; onunsa bir ömür çürüklük!


III

Saçma sapan saatlerini ört gecenin gözündeki dünkü uykuyla ve katıl sokaklara.


IV

Uykusu gelmeyen gözlerin nasıl da güneşi doğar bana : Her sabah Mavi. Her sabah Kedi. Her sabah Can. Her sabah Su, içimden taşan! Üstelik, her gece güneş, her gündüz ay özlemi.





HEVES DURMASI

Hangi yaşta olursan ol, ellere giyilen ayakkabılarla yürümek, yeniden emeklemedir o ilk yaşlardaki. Yürürsen kavuşur aşk. Ancak böyledir bu!





ÖLÜ BÜYÜYEN ÇİÇEK


I

Upuzun sapında siyah kemik külü, bir çiçek, ölü, şair yangınından.


II

Ölüm şiire gelmez, kendi ayaklarıyla şiir gider ölüme.


III

Kimi ölür, öylece. Kimi ki ölümü de alır götürür!


IV

Ah!... yeşil bir marangoz olsaydım, bütün tabutlarını ağaç yapardım yeniden, şu öldürülen yeryüzü ışığı kızıl çocuklarının.





ÇOK YAKIN SEVİŞMEK

Kimsenin adı kalmamalı bende giderken, beraberinde götürmeli, usulca.





TOPRAK ÜŞÜTEN GÜNEŞİN ALTINDA

Sokaksız çocuklara aşk pencereleri ve sardunyalı gülüşler dağıtmalı her yaz.. ama her yaz, mutlaka yapmalı!





KARASOĞUKGÖZ

Pencerenin iç tarafından bakan 'sen', dış tarafından bakan 'sana' asla benzemez.





SÖYLENMEMİŞ SÖZ DUYULMASI

- Senin yaşama bakan yüzünü seviyorum; yarım yüzünü ve kalan çeyrek ömrünü.





KAMBUR SIKINTI

Sadakat, sanatın ezelî düşmanıdır; sözcük kusturur habire!


 

dizin    üst    geri    ileri  

 



 18 

 SÜJE  /  Kıvılcım Vafi  /  yirmi bir mayıs iki bin on dört     4