Ben gidersem boynu bükük kedileri kim doyuracak sabahtan
Karanfil leylim ellerim
Çiçekleri kim sulayacak
Küser nane
Sonra aşk merdiveni
Sofra bağdaş kurmuş bekleyince beni
Sana adaçayını kim getirecek
Ben gidersem kapının dibinde
Çocuk kalır mı
Kim oynayacak onlarla sobeleri
Öğle arası dudaklarını eksik hissettiğinde
Boynuna sarılıp kim öpecek içindekileri
Ensendeki o hiç geçmeyen ağrıda
Gözlerin birikecek
Yatak odamıza koşacak
Ağlayarak
Ben gidersem
İkindi masası güneşe dert yanacak
Sandalye boş doldukça çay bardağın
Kokum çaydanlığa doğacak
Kokun isyan edecek
Ben kalmayıncaya teninde
Saatler saz elinde
Titrersin kaba yelinde
Yoksam
Akşama çıktığın merdivende
Soluğunla kalbin arasında
İçeri girmek istemeyecek dizlerin
Ben gidersem
Çerezlere kurt düşecek
Peynir küllü
Balığın kılçığı rakı bardağına inecek
Koy bir duble daha
Koy
Ahmed Arif'ten
Şiirleri kim sürecek göğsüne
Etme gel diyeceksin
Ay karanlıkta
Saracak çarşafları üşüme
Ter içinde koşacaksın düşüme
Arkamdan haykırdığın
Her kelime
Gitme olacak
Gitme
Küsecek sana ellerin
Aynada çözerken düğmelerini
Ellerin beni arayacak içinde
Ellerin sevgilim ellerin
Hep dokunduğum
Senden çok bana alışık
Ellerim oradaydı yumuşacık
Ölecek hücreleri tek tek
Benimle sevişemeyecek
Ben gidersem
Gece lambası sönecek
Dağlar ayaz yağmur altında
Yatağımıza hayalim sinecek
Uykun sana arkasını dönecek
Ben gidersem
Sabah sana kim uyanacak
Ayak uçlarında ayaklarım
Yok
Ellerin yalnız
Oda boş
Dudakların buruşmuş
Perdeler açılmamış
Yere döktüğün ter kurumuş
Çorabın nerede buldun mu
Kuşlar gelir şimdi cama
Biraz ekmek doğra
Çay tabağına
Koy oraya
Beni sorurlar bilirim
Cik cik cik
Belli etme yokluğumu
Olur da üzülür
Uçamazlar