ŞİİR

A.Y Borke    







zımni şeyler mitosu


Yanlarında,
eksik azalarıyla endişeli bir imge,
ve tanrının tarihinden de önce,
bildikleri vardı. Ötekileri, ölerek öğrendiler
:
İlk çığlık çakıldı,
ve tadilat görmüş bu dünyada,
yukarıdan akan yazılarla, yaşamak arasında,
bir uçurum başladı. O zamandır ki kitaplarda,
bizimkiler hakkında halktan ve ayaklanmaktan başka
bir cümle kurulmadı. Zamanın ara sokaklarında,
yardıma muhtaç, gebe yarın sancılandı,
kin tutmuş sularında, tuhaf ayrılıklar çalkalandı,
ve o terütaze, karnındaki piçe çok hayıflandı.
Fakat bunlar zaman zamandı. Oysa sahne her zaman,
siyahın bir ton koyusuna boyandı.

Çünkü düş kurmanın, kural olarak değersiz sayıldığı,
aynılar odasında, aynalar, sermayenin safındaydı.
Saflar sıklaştı, ve aklın büyük dalaveresi,
bir ışık halinde heryerlere ulaştı. Emre amade makamlar
paylaşılmış, karanlıkta kaldığımız, kandığımız bilgisi,
bilgelerle birlikte zindanlara kapanmıştı.

Birikmiş sözlerin süngüsü takılsın diye,
diyemeyip sustuğumuz, bütün acılar birleşti,
ve bizi, bize doğru deveran ettirdi. Konuşsak,
yeryüzü şu kadardı ama, arızalı aklımızda
boğuk sesler yankılandı. Perde kapandı
gövdeyi gezen simya sırra kadem bastı,
ve etrafa, herşeyin sonu sanrısı yayıldı, ve herkes
kendini rehin aldı. Ardından ar damarı çatladı,
sonra düşük cazibeli ağrılar, cenazesi kalabalık,
sükseli sorular, birbirine kavuşan, zina dolu sınıflar,
sınırları silinmiş, hayasızlar çıkageldi.

Ve o büyük çelişki, evvel zaman içine, itiliverdi.

Artık adres sormayan şiddet, ve nesnesini yitiren
şirretin şifresi ifşa edilebilir, ve finans kapital bizi
bizden yırtar gibi alabilirdi. Uzun bakışlı çocuklar
rakımı yüksek yerlere çekilmişti.

Kanunların ruhu, ve ruhun kanunları buluştu,
ve bütün imalara açık, anlaşılmaya aç bir ses duyuldu.
Kahin, şaire sufle veriyordu.

Ama arş-ı alânın varoşlarında,
ya da yeraltı mahluklarının kursağında, neredeyseler
işte orada sorulacak, insanı insanla budamanın hesabı.
Ve aramızda dolaşan, linç ve lanet, ve ihanet,
ve gerçeğin diğer genel geçer safraları,
şunu açıkça anlamalı; ölüler uyandığı zaman
zamirlerden birinci çoğul kişi, kimliklerden emekçi,
ve günlerden devrim geçmiş olacak, iktidarın
zor dolu dümenine. Ve gölgemizi görme tehlikesiyle,
yürüyeceğiz, o sınırsız ve sınıfsız ülkeye, doğru.

                                                                             
 11112bin17İst.

dizin    üst    geri    ileri  





  4  

 SÜJE  /  A.Y Borke  /  yirmi sekiz kasım iki bin on yedi   / 25