KISA ÖYKÜ

Melek Ekim Yıldız  







KISALTILMIŞ HİKAYELER  ( 26 )

I

Çözülmemiş Bir Yol Problemine Dair...

Uzunca gitmeler şehri ile
süresiz susmalar şehri arasına gerili ömrün
gevezesiydim.
Ne ayaklarımın yorgunluğu yetti,
iki şehrin orta noktada buluşmasına ne cılız fısıltım.
Tam orada, o noktada çözülmemiş o yol problemine tutkun,
bir başına kalakaldım.
Ve yılmadım tekrardan aynı cümleyi; yüzüm iki şehrin uzak / puslu silüetlerine dönük söylendim durdum, durdum ve söylendim: Kimse bir kurbağayı geçemez, söz konusu olan anımsamaksa...


II

Yalınlık...

"Yalınlık doğruluğun mührüdür..."
                                     
Wittgenstein


Yalındı direnci meylimizin
güz'ün deli esintisine, biliyorsun.
Ve yalın bir şey vardı - satır aralarına kendiliğinden giriveren -
düş'ünüşümde.
Uyanmanın o ilk şaşkın bakışı;
sen'den bir söz'ün sevinç ve soruyla harmanlanmış telaşı,
sesi kısılmış kalpteki o söz...
Başa bela bunlar, biliyorsun. Başa bela, zihnimize bastığı mührü...


III

Kar... /  Haiku


Göğ'ün kar vaadine
bakıp bakıp,
umudunu çoğaltıyor
iç'in ateşi...


dizin    üst    geri    ileri
   

 




 34 

 SÜJE  /  otuz altıncı sayı